17. Sayı
Şiirhane
Kırk yıl nadasa bıraktım düşlerimi
Sonra hüzün tohumlarını serptim
Biraz da sevinç çiçekleri...
Bilirim hüzünler hep zamansız açar
-Çünkü hüzünler mecburdur bir hayatta nefes almaya-
Sevinçlere ise
Yağmur duası gerek günlerce
Aylarca belki yıllarca
Bahçemde dikenli otlar amansız biter
Harabe ruhumun duvarlarından dökülür
Dayanıksız ve sancılı tuğlalar
Ezer çiçeklerin dargın bakışlarını
Ezer göğsün damarındaki umut nefesini...
Bilmeden sonuçlarını bir kararın
Edilen yersiz yeminleri gibi
Bahçeleri harabeye çeviren
Kurak düşlerin sebebi
Susuz sevgilerin arsızlığı gibi
Bahçemdeki çatlaklar kurumuş dudaklarımdan beter
Kılcal sevinçlere muhtaç gövdeleri
Dayanıksız ve öfkeli toprak
Ezer çiçeklerin dargın bakışlarını
Ezer göğsün damarındaki umut nefesini...
Seslerde gezinen dikenli tellerle çevrelenir bahçem
Hasat zamanıdır bu
Kanatır tüm esrik düşlerimi...