19. Sayı
Editörden
Ağustosu toplayıp rafa kaldırırken temmuzun sayfalarında kuruttuğum birkaç renkli anı buldum. Saçlarımı okyanusa batırmışım, terliklerimde kum. Hazirana daha çok varmış, belki koca bir yıl. Defter açılmış, defter kapanmış. Güneşin sıcağı içine işlerken toprağın, aşkın, insanın… yarım kalan baharlardan, gölgesi eylüle düşen yazlardan bahsetmişiz. Gökyüzü yanmaya yüz tutana dek kıpırtısız beklemişiz. Kırmızı bir sefa süren bulutlar nazlı nazlı ilerlemiş. Köklerini aldığımız yaşlarla suladığımız ömrümüzde bir mevsim daha tüketmişiz. Şimdi önümüzde yeni bir başlangıç var. Hoş gels(d)in eylül.