25. Sayı
Şiirhane
Son istasyonun güzelisin sen
Ellerin narlar ülkesinden gelmiş gibi aziz
Yıllardır bir çırpıda unutamadığımsın
Üzgün bir sis sarmış kavuşmanın şehrini
Hep bir kış gibi uzayıp gidiyor yalnızlığım
Dünya paltosuna bir beni sığdıramıyor
Sarı bir günah gibi ağlamıştın uzunca
Gölgenden ölümsüz bir aşk kalbimdi benim
Yaralarına Allah'ı sürerdin
Ciğerimde dağların ardından gelen aynalar var
Yoluma koyduğun taşları ve seni seviyorum
Kekeme bir adreste yoksulluğun tırnakları uzuyor durmadan
Anılarla yıkıyorum yüzümü her sabah
Sesini denizden alan bir trensin sen
Başkasının karşıdan bekleyeni oluyorsun
Ayrılık bir hançer gibi delmez kederin kalbini
Hiçbir garson kokunu getirmez
Caddelerde korkuyla eser rüzgârlar
İrkilir ölüler yokluğunu görünce
Arabalar kuş değil ki sensizliğe nefes olsun
Aklımın ormanlarında devasa yangınlar çıkarır özlemin
Çıkıp geliyor şehirler kucağında muhal umutlarla
Güldüğünde nasıl da karanlıklara yıldızlar gelirdi
Kapkara vagonlar gibi boynu büküktür alın yazım
Sevdam göklerde hep mahuza bir bayrak