10. Sayı
Şiirhane
Hoyrat akşamlardan kalkmalı gün
Onu kendi bataklığında bırakmalı
Yorgun dünyasında açmazda biten
Kendi silüetiyle baş başa kalmalı
Hoyrat akşamlardan kalkmalı gün
Akşam akşamını yormalı, kandırmalı
Sahte tuzaklarında ağ atıp bırakmalı
Sevdasını çekmeli çekebildiği sislerde
Karışmamalı bir ses soluğu bile
Yaşamalı acısını en gizlisinden aşikarına
Sarmalı yarasını kendi avucunda
Zemherisinde üşümeli, yazında yanmalı
Ürkütücü dudaklara kendi vermeli yanıtları
Çığ bozgunu gibi küçük bir sese fısıldamalı
Yarmalı bulanık beyinlerdeki uçurumu
Teklifsizce gün etmeli gününü
Günden ayrı, etiketsiz, kalıpsız
Kendi olmalı, kendi kalmalı
Hapis yüreğinin parmaklığında
Biraz çıkık, biraz yorgun ağdalı yüzüyle
Hoyrat akşamlarında saklanmalı.
Kendi oyununda lideri oynamalı
Tanımalısın onu gördüğünde, tanınmalı
Işığın yuvasından kaçmış hoyratlıkta
Yuva kurmuş sır perdesine
Köstebeklerden uzakta, tek başına
Yaşamakta hükümranlığını, karanlığın buğusunda
At gözlüklerini at öyle bak, görmek için
Sessiz ve usulca, takılmadan ağına.