We Are Feminists

Yazar

Aybike Ulubaş

17. Sayı

Kitaplık

Yabancı dilde okumayı sevenler için çok güzel bir kitap önerisi ile geldim bugün. Kitabın orijinal dili İngilizce, ben Almancasını okudum.

Hakkında pek az bilgiye sahip olduğumuz kadın haklarının ve kadın hareketlerinin tarihçesini çok basit bir anlatımla anlatan bu kitap, oldukça ilgi çekici. Kadınların doğum kontrol ve kürtaj haklarını, eğitim haklarını, çalışma haklarını, seçme ve seçilme haklarını kazanma süreçlerini kronolojik bir sırayla anlatıyor. Bu süreçte hakları için savaşan kadınlardan bahsediyor. Birçok feminist yazar ve kadın haklarını destekleyen birçok erkek yazar var. Özellikle alıntıları çok beğendim. Gerek yüksek siyasi kişilerden gerekse yazarlardan alıntılar yapılmış.

Kadınların bunca yıldır hakları için savaşması ve hâlâ bu savaşın sürüyor olması beni çok etkiliyor.

Kadınların hangi ülkede ne zaman oy kullanma hakkı elde ettiğini biliyor musunuz? Birçok Avrupa ülkesi kadınları bu hakları 70’li yıllarda kazanmış. Ülkemizde ise kadınlar tam seçme ve seçilme hakkını 30’lu yıllarda kazanıyorlar.

Peki ya hakları için canı pahasına savaşan o güçlü kadınları tanıyor musunuz? Mesela Malala Yousafzai. Pakistanlı bu genç, kız çocuklarının eğitim hakkını savunduğu için Taliban terör örgütü tarafından saldırıya uğramış bir kadın hakları aktivistidir. Kendi yazdığı kitabı da okumanızı tavsiye ederim. “We Are Feminist” kitabında ise hayatını anlatan kısa bir yazı bulabilirsiniz.

Hepimizin öğrenmesi gereken bir tarihçeyi gayet yalın ve ilgi çekici bir dille karşınıza sunan bu kitabı herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum. Çok temel bilgileri içeriyor ve bunları çok güzel bir görsel şölenle bize sunuyor. Grafikleri, tasarımları ve renk kullanımları da oldukça ilgi çekici.

Feminizmin 4 büyük dalgası olduğunu söylüyor kitap. Birinci ve ikinci dalga daha temel hakları kazanma süreci, mesela eğitim, seçme ve seçilme, doğum kontrol... Ama birinci ve ikinci dalga dediğime bakmayın. Onların bile günümüze çok yakın bir tarih oluşu beni gerçekten epey sarstı. Üçüncü dalga ise 90’lar sonrasında seksüel şiddet ve ırkçılığa karşı savaş ve internet kullanımıyla yayılan feminizm görüşünden oluşuyor. Dördüncü dalga ise günümüz, yani yeni nesil, daha güçlenmiş ve haklarına biraz olsun ulaşmış kadınlar ve uluslararası bir organizeden oluşuyor.

Kitabın son cümlesi "Cesaret, kararlılık ve umutla gelecek kadınlarındır." diyor.

Feminizmi bilmek, feminizmi tanımak istemek veya kendinizi feminizme yakın hissetmek için kadın olmak zorunda değilsiniz. İnsan haklarının, kadın haklarının cinsiyeti yoktur. Kendinizi bilgilendirdikçe, tarihi yakından tanıdıkça kadınların haklı savaşında belki sizler de yer almayı isteyeceksiniz…