Sen O Kız Değil Misin Podcast

Yazar

Aybike Ulubaş

23. Sayı

Diğer

Merhaba sevgili Raf Dergi’nin podcast dinlemeyi seven okuyucuları,

Hem podcast kanalı olan hem de podcast dinlemeye bayılan biri olarak yine karşınıza harika bir kanal ile geldim. İsmi: “Sen o kız değil misin?”.

Simay 25 yaşında, İtalya’da yaşıyor. İtalya’ya taşınalı çok olmadı, kendisini bölümlerinden takip ettiğim için hayatının gidişatına bir nebze hâkimim. Çok eski bir dinleyicisi olmasam bile çoğu zaman ben ev işi yaparken arka planda benimle konuşuyor kendisi. Bölümlerinde zaten genelde “Sizinle konuşmak istedim, muhabbet etmeye geldim.” tarzı şeyler söylüyor. Neredeyse her bölümde “Kahvenizi, çayınızı alın ve arkanıza yaslanın, yeni bölüm başlıyor.” diyor. Ama ben hiçbir zaman kahve veya çay demleyip dinlemiyorum. Tam aksine bolca hareket ettiğim anlarda bana eşlik ediyor bu kanal. En ama en çok sevdiğim ise her bölümün sonunda bize söylediği o tatlı cümle: “Umutsuzluğa alışmayın, yatağa küs girmeyin.” Her seferinde benim yüzümü güldürüyor bu hatırlatma.

İlk dinlediğim bölümü “Her jenerasyona Güzin abla lazım” isimli bölümdü. Dinleyicilerinden gelen bazı temalara değiniyor bölümde. Her bir tema için kendi fikirlerini paylaşıyor. Mesela “aile için problemler, anda kalabilmek” gibi temalar var. Bunlar hakkında genel bir konuşmanın yanında kendi anılarını, tecrübelerini anlatması çok hoşuma gidiyor. Sanırım benim podcast dinlerken en sevdiğim şey, kişisel tecrübeleri dinlemek.

Beni en çok etkileyen bölüm ise “Shout out to male gaze” isimli bölümdü. Hepimizin malumu olan cinsiyet eşitsizliğine değinmiş̧ ve yine kendi anılarını bizimle paylaşmış̧. Beni en çok sarsan bölümün bu olmasının nedeni, yasadığı bir ikili ilişkide karşısındaki erkeğin ona söylediği bir cümle. “Sen kendini çok gömüyorsun ama o kadar da kötü değilsin.” tarzı bir cümle kurmuş̧. O cümleyi kuran insana dehşet şaşırmakla beraber Simay’ın bu olayı analiz edişine hayran kaldım. Bazen biz kadınlar bize yapılan kötü muameleyi fark etmekte zorlanıyoruz. Çünkü o denli saçma geliyor ki sanırım üstünü kapatıp “Yok ya öyle demek istememiştir, o kadar da değil.” diye düşünmeye çalışıyoruz. Fakat bu bölüm bana olayın tam da o kadar olduğunu gösterdi.

“Sen o kız değil misin?”i dinlemek bana keyif veriyor. Umarım siz de keyifle dinlersiniz.