Kuş Kanadı Çocukluk

Yazar

Güllü Avcı

16. Sayı

Şiirhane

Kuşların kanat çırpışı hep çocukluğumu hatırlatır bana.

Çocuk olmak bir mavi denizin üzerinden ansız süzülüp gitmekmiş.

Kitapların ayraçlarını çikolata kâğıtlarından yapmakmış aslında.

Büyümek tüm mutlulukların yavaş yavaş rengini kaybetmesi,

Bayram sabahlarının tüm başka sabahlara benzemesiymiş.

Kırmızı ayakkabıların kalpleri çarptırmamasıymış artık.

Bir kere büyüyünce bir daha çocuk olamıyormuş insan.

Bulutlar sadece bulut kalıyormuş, benzemiyormuş bir file yahut bir arabaya.

Rüyalarda uçmanın yerini koşup koşup varmamak alıyormuş bir gece ansızın.

Yağmurda ıslanmak için meydanlara koşmuyormuş.

Kuş yuvalarını görünce eskisi kadar büyümüyormuş göz bebekleri.

Pastel boya kokuları yerini rutubetli oda kokularına bırakıyormuş.

Yaraların acısı öpünce geçmiyormuş, hiçbir yara bandı durduramıyormuş kanamayı.

Kurutulmuş çiçek, gazoz kapakları, renkli bilyeler değil de hayal kırıklıkları, tükenmişlikler, alışkanlıklar biriktirmekmiş büyümek.

Yüreğinde yerini bilmediğin bir zindana hapsetmekmiş çocukluğunu.

Lanetli bir şeymiş büyümek.

Bir kuş kanadıymış çocukluk.