23. Sayı
Diğer
"Just dancin' with my eyes closed. 'Cause everywhere I look, I still see you. And time is movin' so slow. And I don't know what else that I can do."
Bu şarkıyı, 89 bin insanla aynı anda söylemek ve sözlere eşlik ederek dans etmek… Böyle bir deneyimi yaşarkenki duygularımı kelimelere dökmeye çalışıyorum. Bu konsere gidene kadar bu duyguların varlığından bile habersizdim. 89 bin kişinin aynı anda benzer duygularla aynı satırları mırıldanması... Karşımızda bunları yazan-söyleyen sanatçı ve mükemmel bir görsel şölen... İliklerine kadar var olduğunu hissetmek...
Hayat hikâyesiyle başlıyor Ed Sheeran konsere. Nasıl İngiltere’de genç bir çocukken şimdi New York’ta 89 bin insana konser verdiğinden bahsediyor. Ona olan saygım daha çok artıyor ve o an orada olmak daha da anlamlanıyor. Her şarkıda bir hikâye var, bir yaşanmışlık. Onun duygularını, hayatını, anlattığı şarkılarını binlerce insan hep bir ağızdan söylüyor. Zaman geçtikçe hava kararıyor, sahnedeki görsel şölen gitgide daha da güzelleşiyor. O an gözlerimi kapatıyorum, müziğin ve insanların coşkusunu iliklerime kadar hissediyorum ve sanki 89 bin insan orada yokmuşçasına müziğin ritmine kendimi bırakıyorum. Tanımadığın insanlarla aynı duyguları paylaşmak, mutlu olmak o an için, aynı anda. Yaşamak, hissetmek güzel şey diyorum.
Dönen yuvarlak bir platform üzerinde sahne alıyor Ed Sheeran. Gitarıyla eşlik ettiği şarkılarını koşarak, zıplayarak söylüyor. Bizleri de yerimizde zıplatan enerjisi tüm stadyumu sarıyor. Sahnede kullandığı teknikten bahsediyor bir şarkı arasında. Elindeki gitarı, önündeki klavyesi ile o çaldıkça canlı olarak kaydedebilen teknolojiyi anlatıyor. Her şey orada ve canlı gerçekleşiyor. Bu anın büyüsünü daha da arttırıyor. Lazer ışıkları geceyi aydınlatıyor, alev şovları yüzümüzü yalıyor, müziğin ritmi içimize işliyor. Efsunlu bir gece.
Konser bitiyor. Herkes hayatlarında asla unutamayacakları bu konser deneyiminden sonra evinin yolunu tutuyor. Hayatımda gittiğim en güzel konserdi, diyorum. O an bütün dertlerim, hayat telaşı, hepsi bir anlığına kayboluyor ve gerçekten mutlu ve o "an"da hissediyorum kendimi.