Kayboluş

Yazar

Aybike Ulubaş

2. Sayı

Denemeler

Ben kayboluşun başkentiyim. Girdiğim yüreklerde kaybolurum. Baktığım gözlerde kaybolurum. Adım gibi bildiğim şehirde kaybolurum, kendime dahi rastlamam.

Kalabalık caddelerde yürürüm, etrafıma bakamam. Gördüğüm her insanda aklım kalır çünkü. Ayakları çıplak çocukta yüreğim kalır. Elleri nasır bağlamış babada insanlığımı bırakırım. Es geçebildiğim çehre kalmaz.

Adı duyulmamış sokaklardan geçerim. Tüm umudunu acımasız olan kocasına yükleyen kadınları izlerim. Binbir acıya aynı anda ev sahipliği yapan o kadınları... Ve bütün amacını bir kilo daha mal satmaya adamış satıcıları izlerim. Renkli çiçekler açan ağaçları...

Saatlerce gökyüzünü seyrederim. Dünya üzerinde nerede olduğumu düşünürüm. Ve bir başkalarının nerede olduklarını... Sevdiğim insanları düşünürüm. Tam o an neler yaptıkları hakkında fikirler üretirim. Bunların doğruluğu üzerinde pek kafa yormam.

Bir tek yaralı kuşa takılır aklım, günlerce uyuyamam. Alelade ağızdan çıkan bir söze saatlerce kafa yorar, gözyaşı dökerim.

Bir kitap okurum, atlatamam. Önce baş karakterin yerine koyarım kendimi. Onun giysilerine, kişiliğine bürünürüm. Bunu kitabın kenarda köşede kalmış karakterine kadar yaparım. Ve o kişide günlerce kalırım. Çünkü kendimde onu, onda kendimi bulurum. Ben de kendi hayatımın kıyıda köşede unutulmuş karakteriyim. Kendi sesimi kendim duymam.

Yaşayıp yaşamadığımı idrak edemem. Bir curcunanın içindeyim ama burası neresi bilmiyorum. Olanların farkındayım ama bunları yaşayan her kimse ona şiddetle acıyorum. Kendi kendime şükrediyorum, ya tüm bu olanlar benim başıma gelseydi... Gelmedi mi?

Ben hissederim, söyleyemem. Ağlarım, gösteremem. Canım yanar, bağıramam. Kaçmak isterim, kalkamam.

Ben buyum. Hisler denizimde boğuldum. Kendi dünyamda kayboldum.