30. Sayı
Mektuplar
Nasıl bir zamanın büyüsüne kaptırdın kendini?
Amacın zevkle büyümekse değişen, farklılaşan ve geride kalanların bir önemi yok. Nasılsa yaş almayan bir yaşamın tadını çıkarıyorsun; gözden düşmeyecek zevke ve tutkuya sahipsin. En büyük farkındalığın da bu, değişen anların aksine zaman var.
Hiç sönmeyecek bir coşkuyu alevlendirmişsin. Çıkacak kıvılcımlardan ve söndürülmüş duygulardan sorumlu sayılırsın. Lakin renkli bir zamana da sahipsin. Hayatının her kıvrımını tanıyorsun; biraz köşede ne bekleniyor bilinmiyor fakat belirsizliğe hüküm vermiyorsun. Yaşama şans tanıyorsun ve akışın hayatını oluşturduğundan emin değilsin. Zamanın var, hayatına yön vermeyecek bir dümene sahipsin. Koskoca okyanustaki yerini kendin belirleyeceksin. Tek bir nefesin ile kuvvetleniyor şevkin. Geceni gündüzünü eksiltmeyecek, ıssız yalınlığa sürüklenmeyeceksin. Keyfini süremeyeceğin âna sahip değilsin zira biricikliğin en yüce gücündür. Issız gecelerin en aydın ışığı, sözcüklerin sihridir. Bir iç çekiş, bir dilektir. Neyi dileyeceğini biliyorsun. İçindeki mum yanık ve dışarısı aydınlık. Zaman doğduğun andan itibaren yaktı tüm ışıkları; hayatın ise ışıkları tanıma yolculuğundur. Yolculuğun tadına baktığında daha da aydınlanacaksın. Bir kez daha nefesini tut yüreğinden ve şereflendir kendini, hayatın boyunca daima zamanın var.