23. Sayı
Öyküler
Kalemsiz yakarışların teselli işaretiydi. Gözleri her sabah başka bir kişinin gözleri oluveriyordu. Sonra gözyaşları benliğini ele verirdi
26. Sayı
Öyküler
Derin sessizlik meydanındayım. Bu sessizlik, yıkıcı ve tahammülsüz noktalara uzanıyordu. Bir mesaj geldi
27. Sayı
Öyküler
Sanırım ayakkabısının altı delikti. Delik dediysek öyle kocamanından değil. Yine de sağ ayağının altının ıslandığını ve bu durumdan bir hayli rahatsız olduğunu dışarıdan bir gözle izlediğimde anlayabiliyordum
31. Sayı
Öyküler
Aslında çiçekleri seviyordu. Lakin ev ahalisi Günzira gibi düşünmüyordu. Mesela küçük saksılardaki çiçekleri daha büyük saksılara aktarırken ki dökülen