10. Sayı
Şiirhane
On gündür dönmüyor dünya belki de on ay. Dün gibi oysa son bakışının derinliğinin aklımı ele geçirişi. Kuşlar bile durmuştu havada olduğu yerde
8. Sayı
Şiirhane
Anlatsam masalımızı, yüreğinde yanan şöminenin başında. Diz dize, göz göze olsa düşlerimiz, atıp yaksam kötü anıları birer birer
7. Sayı
Şiirhane
Sevda, asi bir rüzgâr. Uzaklara göç eden kuşun kanadında. Sert ayazlarla düşürür yokluğu, üşütür elleri ulaşılmazlığında
6. Sayı
Şiirhane
Akşamüstleri yasemin kokuyor içli içli. Biraz hüzün serpiyor, biraz sevinç elleriyle. Yüzüne bir tebessüm ilişiyor sinsice, sevdiriyor kendini iklimler birden
5. Sayı
Şiirhane
Yüreği titreten türkülü bir seste durur. Ahir zamanı, tüm düşlerin. Sesin tellerine dökülen nağmeler. Dağlarda gezen anıları toplar. Uzak yolların telaşında
13. Sayı
Şiirhane
Sesinde hayali bir kahramanın son sahnesinin hüznü, bir masalın mutsuz bitişi dolaşıyor yalın ayak
13. Sayı
Şiirhane
İçimde yanan bir ormanın yası, sadece birkaç ufak telaşı vardı, derin ve sakin nefesinde kaldı
4. Sayı
Şiirhane
Kalbinin nasırlı parmakları arasından ince bir kum sanki, sızıyor kalbime sevdan… Anıların kapılarında beklemek gibi bazen, kumlar gibi akıp giden sevdayı beklemek
3. Sayı
Şiirhane
Kararan pencerelerin gece hüznü dar sokaklara yansıyan yasaklı bir afişe yaslanmış ruhum gece devriyelerinin ürpertisinde perdelerin arkasındaki korkulu gözlere inat
2. Sayı
Şiirhane
Denizlere inen dar sokaklardan daha dardı yüreğim ve daha kısaydı ömrüm sevdamdan omzumda ki çukurlar gözyaşlarıma göl oldu uzun vakittir
11. Sayı
Şiirhane
Eylemsel bir gerçekliği yok ellerinin, uzakta öylece duruyorlar, sakince öyle de güzel
15. Sayı
Şiirhane
Sonsuz kere rüzgar sonsuz kere ayaz aydınlık bir kere gülmüştü yüzüme yüzünde açılan karanfillerle sonsuz kere sonsuz karanlık şimdi sonsuz kere aynasız düş
16. Sayı
Şiirhane
Bir yaşamak ki aheste adımlarıyla bir ölümün uçuruma yürümesi gibi... Telaşsız ve sakin bir sadelikte zamansızlıkları atması önce, yetişilemeyen her zaman için
17. Sayı
Şiirhane
Kırk yıl nadasa bıraktım düşlerimi. Sonra hüzün tohumlarını serptim. Biraz da sevinç çiçekleri... Bilirim hüzünler hep zamansız açar. Çünkü hüzünler mecburdur bir hayatta nefes almaya
22. Sayı
Şiirhane
Teşhis edemiyorum içimde yanan şehirde ölen acıyı bilmiyorum bu kez diri diri yakarak hangi acıyı öldürdüğümü