Kurnalar
Yine dönerken düşmelere değiyor yüzün, el verdiğin kurnalar çözülüyor kardan buzdan, ceketinin delik cebinden tansiyonların düşüyor, biz seviniyoruz
Devamını okuDergimizin her sayısındaki birbirinden değerli şiir, deneme, hikâye, röportaj, film-kitap analizi ve diğer tüm içerikler sizlerle buluşmayı bekliyor.
Yine dönerken düşmelere değiyor yüzün, el verdiğin kurnalar çözülüyor kardan buzdan, ceketinin delik cebinden tansiyonların düşüyor, biz seviniyoruz
Devamını okuÖldürdüm, kendi ellerimle öldürüldüm, bu sessiz ölümden hoşnut değilim, hayalperesttim, hayal oldum
Devamını okuDünya çoktan kurulmuştu. Yaratılan canlılar kendi popülasyonlarıyla gül gibi geçinip gidiyordu. Kurallar değişkenlik göstermiyor, büyük küçüğü avlıyor, ölen canlı toprağa karışıyor ve topraktan besin olarak yetişip başka canlılara can katıyordu. Üstelik hiçbiri bizim gibi milletlere ayrılıp kendi dillerini, kendi ırklarını yaratmamışlardı
Devamını okuDüşüyorum bazen, vardır ya herkesin ara ara düşüşü, bu düşüşler birikir artarak; işte öyle
Devamını okuÇamurlu yollarında çıkmaz sokaklarında koştum, yağmurunda ıslandım, dumanında boğuldum, sana koştukça kendimden uzaklaştım. Ben sana koştukça sen kaçtın dünya
Devamını okuTam olarak evcil bir arkadaşa ilk defa ne zaman kucak açtım hatırlayamasam da sanırım kendimi bildim bileli onlarla birlikte yoluma devam etmekteyim. Bazen düşünüyorum da “sahip olmak” ibaresini bile kullanmayı konduramadığım yeryüzünün en masum canlıları olmadan çıkarsız sevgi bütünlüğünü hayatıma nasıl dahil edebilirdim ki
Devamını okuHer sabah güne güneşe değil gözümüzü değişimlere açıyoruz. Her gece başımız yastığa giderken yaşadığımız her şeyi o güne gömüyor; toprak daha kurumadan ertesi gün için çukur kazmaya başlıyoruz. Yaşamak mabedinin kapısına her akşam günün çöpünü çıkarıyoruz
Devamını okuYarım kalan çocukluk, başarıya giden bir yolda çekilen zorluklar ve memleket sevdası... Naim Süleymanoğlu’nun hayatını konu alan bu filmde yönetmen koltuğunu Özer Feyzioğlu ve Hilal Saral paylaşırken, filmin yapımcılığını ise beyaz perdede görmüş olduğumuz Müslüm, Ayla, Çiçero gibi izleyenleri kendisine hayran bıraktıran filmlerin yapımcısı olan Mustafa Uslu üstleniyor
Devamını okuÜç ayaklı bir sehpa kadar tedirginim dünya kurdelelerini boşaltıyor sen saçlarını topluyorsun. en son yaptığın el işi, ve oya hepsi haricinde yanağında façasıyla geziyorsun geçmişimizin
Devamını okuTutunamayanlar’ı okumayı, onu okumaya kendimi hazır hissetmediğim ve okuyabilecek olgunluğa gelmediğimi düşündüğüm için ertelemiştim yıllarca. Sonraları, hiçbir zaman kendimi okumaya hazır hissedemeyeceğimi fark ettim. Böyle düşünerek okuma cesareti bulabildiğim kitaptır kendisi
Devamını okuŞimdi değilse ne zaman? Yağmurun yağışı, Bebenin doğuşu ne zaman? Bir bulut küsmüş düşünebiliyor musun? Bırakmış yağmuru arkasında
Devamını okuSonbaharın son demlerinde bir gün, toprak kokusu geliyor penceremden. Hafiften perdeyi aralıyorum, siyim siyim yağmur; başımı cama yaslayıp birkaç dakika öylece izliyorum.Hani bazen sebepsiz içiniz sıkılır evde durmak istemezsiniz ya öyle bir his, acil bir telefon gelmiş gibi kendimi dışarıya atıyorum
Devamını okuYavaş yavaş başlıyor yine yaprak dökümü, ağaçlar bir bir atıyor üzerinden umutları, doğa bir anlam vermeye çalışıyor hayata, hüzün ise ortalığı ince bir sis gibi bulandırmakla meşgul
Devamını okuGülümsüyor ayrılık bir ay gibi. Kaderim suskun, yüreğim suskun. Gökyüzüne uzanan dağlardan kar yağıyor bahtımın üstüne
Devamını okuAnılar mı bizi bu derece hüzünlendirir yoksa onları bir daha yaşayamayacak olma korkusu mu? Kendimi bu soruya bir cevap aramaya çalışırken buldum. Anılar... Düşündükçe “Neden yaşadığımız mutlu bir an, bizi daha sonra hatırladığımızda mutsuz etsin ki?” diye sormamak elde değil
Devamını oku